Önümüzdeki Günlerde ilimizin büyük şehir statüsüne kavuşması ve yaklaşan milletvekili seçimleri olmak üzere çok önemli gündemimiz var .
Dergimiz yayınına başladığı günden bu yana çamur at izi kalsın, “biz haber yapalım muhatapları nasıl olsa cevaplar” mantığıyla hareket etmedi.yaptığımız haberlerimizde iddia sahibi ve muhatabın görüşünü alarak objektif bir anlayış ile yoluna devam etti.
Yeni bir sayımız ile yine sizlerle birlikteyiz.
Bugün ziyaretler yaptığımızda siz değerli Malatyalı hemşerilerimizin sehpalarının üzerinde aylar öncesinde hatta yıllar öncesinde çıkardığımız dergi sayılarını görüyoruz.
Onur ve Gurur duyuyoruz.
Önümüzdeki günlerde yasalaşarak yürürlüğe girmesi beklenen Büyükşehir hayalleri ilimiz için güzel sonuçlar doğuracak ,geleceğini daha rahat inşa edebilecek ,tek bir yerden oluşacak,model olma imkanı kazanacak.etrafındaki ilçe beldeleri ve belde belediyeleri ile çevrilmiş şehrimiz açılma imkanı bulacak Tıkanmış bir şehir olmaktan çıkarak , özlemini duyduğumuz alt merkezler oluşturma imkanına kavuşacağız ,etki ve yetki sınırlarını genişleten bir yapı oluşacak.
Diğer taraftan yıllarca vekaletimizi vereceğimiz vekillerimizi tekrar seçme imkanına tekrar kavuşacağız.Yani vekiller asıllarına dönecek ve dört yıl için vekalet isteyecekler.bu dönemde yine birileri,birilerini suçlayacak,bir diğeri ötekine ,senin adamın ,onun adamı yaftalamalarına başlayacak.ehliyet ve liyakat sahibi insanlardan ziyade daha çok ayak oyunlarını iyi oynayanların kazanacağı bir atmosfere girilecek.
Ülkemizdeki seçim sisteminden kaynaklanan vekil tayin etme yöntemi,maalesef herkesin şikayetçi olmasına rağmen yürürlükten kaldırılmıyor/kaldırılamıyor .İktidara gelen parti ne hikmetse bu yöntem çok hoşlarına gitmiş olacak ki dokunmak istemiyor.Krallık gibi sürmesini istiyor. Bir milletvekiline yeniden aday olacak mısınız sorusunu yönelttiğimizde SAYIN BAŞBAKANIMIZ BİLİR ! diye cevap veriyor.Çünkü kendisinden ziyade bu işin tepesindeki isim O! Ne yapsın!!! Ne desin…
Ama biz şunu diyoruz ; ayak oyunlarından ziyade hak edene bu görevi vermek için gayret edelim.En azından mücadele verelim ,karınca misali… Onu da Yapamıyorsak birilerinin ayak oyunlarına alet olmayalım .Günahsız birinin günahını almayalım ,
KENDİ GÜNAHLARIMIZA BAKMADAN.
Zina yapan bir kadını,hışımla Hz. İsa’nın karşısına getiren topluluk,kadını taşlayarak öldürmek istediler.Hz İsa’yla alay etmek içinse; Hz. İsa’nın nasıl bir ceza uygun gördüğünü sorarlar Hz İsa onlara aldırış etmeden ,eğilerek ,parmağıyla toprağa yazı yazar.Durmadan aynı soruyu sormaları üzerine doğrulur ve o muhteşem cevabı verir: içinizde “Günahsız Olan İlk Taşı Atsın.”
İlk taşı atmak için ortamlar oluşturmak,birilerinin hatalarını ,açıklarını araştırmak,açığa çıkarma gayetini girmek yerine ;Önce ne yapabiliriz diye mücadele verelim. İlk olarak kendi çıkarlarımızı düşünmeksizin;ilim ,ülkem için ne yapabilirim nasıl faydalı olabilirim diyerek bunun için enerjimizi harcayalım.
