Kadınların Temsil Gücünün Arttırılması İstendi

Kadın üyesi bulunmayan Malatya İl Genel Meclisi bünyesinde Kadın Hakları ve Eşitlik Komisyonu kuruldu.

Hazırlanan raporda, "Ülkemizde kadınların siyaset içindeki temsil güçleri artırılarak kadınların hem merkezi idarede hem de yerel yönetimlerde etkinliği arttırılmalıdır. Fakat günümüz Türkiye'sindeki siyaset yapılış tarzı buna çok fazla imkan vermemektedir. Bu durumun değişmesi kaçınılmazdır" denildi.
İl Özel İdaresi Salonu'nda, Naci Şavata'nın başkanlığında Ocak ayı son toplantısını yapan İl Genel Meclisi, komisyonda görüşülüp karara bağlanan Kadın Hakları ve Eşitlik Komisyonu kurulmasına karar verildi. Toplantıda meclis üyelerine bilgi veren İl Genel Meclisi Kadın Hakları ve Eşitlik Komisyon Başkan Nuri Karadaş, "İl Genel Meclisinde üyesi bulunan siyasi partilerle TBMM'de üyesi bulunan siyasi partilerin kadın kollarının bugüne kadar Kadın Hakları ile Eşitlik hususunda yapmış oldukları çalışmaların
incelenerek meclisimize bilgi verilmesi belirtiliyordu. Malatya İl Özel İdaresi Kadın Hakları ve Eşitlik Komisyonu olarak yaptığımız çalışmaya göre kadınlarla ilgili olarak Malatya ili sınırları içerisinde yapılabilecek çalışmalar ve değerlendirmeler aşağıda sunulmuştur. Komisyonumuza göre kadın ve erkek çatışan iki güç değil birbirini tamamlayan eş olarak görülmelidir. Kültürümüzde kadın hiçbir zaman ikinci sınıf vatandaş olmamıştır. Bu bakımdan kadınların sömürülmesini, horlanmasını, şiddete maruz
kalmasını kesinlikle red eder.
Ülkemizde çağdaşlık ve demokrasinin kökleşmesi, yerleşmesi ve geniş halk kitleleri tarafından içselleştirilmesi toplumsal düzlemde kadının statüsünün geliştirilmesi ve yükseltilmesine bağlıdır. Günümüz çalışan kadını iş, ev, eş ve çocuktan oluşan ciddi yükümlülükleri barındıran bir ortamda hayat sürmek zorunda kalmaktadır. Bu yükümlülüklerin ağırlığı kadını mutsuz ve yorgun bir hale getirmektedir. Bu nedenle çalışan kadınların sorunlarını hafifletici ve rehabilite edici kreşler, emzirme odaları gibi
ortamlar hazırlanmalıdır" ifadelerini kullandı.
"Toplumda kadına karşı ayrımcılığın, şiddetin, cinsel istismarın, önlenmesi için zihinsel bir reforma ihtiyaç duyulmaktadır. Bunu insan hakları derneklerinin çalışma raporlarından görmek mümkündür'' diyen Karadaş, ''Örneğin İnsan Hakları Diyarbakır Şubesi'nin 2010 yılı raporuna göre, bölgede 1 yılda 72 kadın cinayete kurban gitmiş, 113 kadında intihar etmiştir. Bu nedenle toplumdaki bilinçlendirme çalışmaları hızlanmalı, üniversitelerden bu konuda destek alınmalıdır. Eşler arasında yaşanan şiddet
olaylarında, yaşanılanların mahkemeye taşınmadan evvel bölgenin ileri gelenleri ve toplum üzerinde etkisinin olduğuna şüphe duymadığımız din adamlarının arabuluculuk yapmasına imkan tanınacak düzenleme yapılmalıdır. Bütün bu çalışmalara rağmen şiddet ortamından kurtulamayan kadınlar için hayatlarını kimseye muhtaç olmadan kazanabilmeleri adına eğitim durumları ve yeteneklerine göre çeşitli işlere yerleştirilebilecek çalışmalar yapılmalıdır. Böylece Devletin şefkat eli korunmaya muhtaç olan bu kadınlara
ulaştığı için toplumda doğabilecek diğer olumsuzluklarında önüne geçilmiş olunacaktır. Ülkemizde kadınların siyaset içindeki temsil güçleri artırılarak kadınların hem merkezi idarede hem de yerel yönetimlerde etkinliği arttırılmalıdır. Fakat günümüz Türkiye'sindeki siyaset yapılış tarzı buna çok fazla imkan vermemektedir. Bu durumun değişmesi kaçınılmazdır" ifadelerini kullandı.

Bakmadan Geçme