Müsiad 2.Bölgesel Malatya Toplantısı Sonuç Bildirgesi Yayınlandı
Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği'nin (MÜSİAD) 2. Bölgesel Malatya İstişare toplantısının sonuç bildirgesinde,'Seçim tüm Türkiye'de olduğu gibi, Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgesinde de olumlu bir hava oluşturmuştur' denildi.
MÜSİAD Malatya Şubesi'nin ev sahipliğinde, Van, Şanlıurfa, Elazığ, Diyarbakır, Batman ve Mardin Şube Başkanlarının yanı sıra, MÜSİAD Genel Başkanı Ömer Cihad Vardan'ın katıldığı MÜSİAD 2. Bölgesel Malatya İstişare toplantısının sonuç bildirgesinde şunlar belirtildi:
'1. 12 Haziran 2011 genel seçimleri, daha önce Şanlıurfa'da yapılan 1.Bölgesel İstişare Toplantısında da temenni edildiği şekilde, ülkemizde huzur ve istikrarın devamı yönünde tecelli edecek bir şekilde sonuçlanmıştır. Bu netice, tüm Türkiye'de olduğu gibi, Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgesinde de olumlu bir hava oluşturmuş, ileriye yönelik olarak güvenin artmasına vesile olmuş ve son yıllarda başlayan kamu ve özel sektör yatırımlarının devam edeceği şeklinde yorumlanmıştır. 2. Geneli 4.teşvik bölgesi
içerisinde yer alan illerimiz için, teşvik süresi boyunca çok ciddi yatırımları çekmeyi başaran Malatya'da 2.OSB dolmuş ve bu nedenle, 3.OSB'nin de açılması gereği ortaya çıkmıştır. Malatya'nın bu başarısı, bölgedeki diğer iller tarafından incelenmelidir. Zira, yatırım için sadece teşviklerin yeterli olmadığı, ama aynı zamanda, ilgili bölgede huzurun varlığının, il bürokrasisi ile halkının birlikte bu sürece destek vermesinin yatırımları artırdığı net olarak görülmüştür. Malatya tarafından başarıyla
uygulanan bu model, bölge illerince de örnek alınmalıdır. Bu doğrultuda, eğitici ve tanıtıcı programlar organize edilerek, şehirlerin hayata geçirdiği iyi uygulamalar anlatılmalıdır. Sonuçta, Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgesinin tamamında yatırım yapılabilmesi ve yapılanların sayısının artması için, huzur ve istikrar gerek şarttır. Bölgenin diğer illerindeki halk ve yetkililer, kendi illerinde de huzurun oluşması ve devamlı kılınması için bu yönde, başta kendileri gayret sarf etmelidir. Bununla beraber,
kamu yetkilileri ile yatırımcılar, sorunların çözümü için el ele vererek çalışmalıdır. 3. Güneydoğu Bölgesinde Gaziantep'ten sonra Malatya, sahip olduğu değerler itibariyle bir çekim merkezi haline gelmiştir. Her çekim merkezine yönelik olduğu gibi, Malatya'ya da göç ile gelmesi muhtemel nüfusun kontrolüne yönelik planlamalar yapılmalı, şehrin ekonomik gücünü artıracak ve çekim gücünü güçlendirecek büyük projeler tasarlanarak hayata geçirilmelidir. 4. Malatya, sadece Türkiye'de değil, dünya genelinde de en
önemli kayısı üretimini gerçekleştiren bir bölgedir. Ancak Malatya'nın dünya ölçeğinde bu anlamda tanınması aynı ölçekte değildir. Yaş ve kuru kayısı rekolte ve potansiyeline bakıldığında, rakiplerinden pozitif yönde ayrışan bölgenin, bu alanda daha çok gelişebilmesi ve Malatya'nın marka şehir olarak farklılaşması için özellikle kayısı üretim, satış ve pazarlamasını yapan KOBİ'lerin dünyaya açılabilmesi en önemli hususu teşkil etmektedir. Bu doğrultuda firmalara, ihracatın artırılmasına yönelik olarak,
pazar bulma, araştırma ve keşif ile markalaşma gibi spesifik konularda önemli destekler sunulmalıdır. 5. Seçimler sonrası oluşacak yeni hükümetle Türkiye'de yeni bir atılım hamlesi oluşacağı gerçeğinden hareketle, önümüzdeki dört yıllık istikrar ortamının sürmesi beklentisi ile birlikte, altyapı yatırımlarının artarak devam etmesi muhtemeldir. Hem bölge altyapı kalitesinin artması, hem de bölge insanının yatırıma teşvik edilmesi için kamu özel sektör işbirliği (PPP) modeli yatırım modeli olarak
düşünülmelidir. 6. Bölgedeki genç nüfusun değerlendirilmesi ve eğitilmesi hususunda, üniversitelerin etkisi oldukça önemlidir. Yıllarca birbirinden ayrı kalan üniversite ve sanayi, yeni dönemdeki vizyon ile biz iş dünyası temsilcilerini umutlandırmıştır. Özellikle KOBİ'lerin teknoloji üretebilme ve geliştirebilme konusunda bölgedeki üniversitelere büyük görev düşmektedir. 7. İşsizlik, bölgedeki yatırım alan ve almayan farklı illerde, farklı niteliktedir. Özellikle Malatya, komşu illerden işçi
bulamazsa, kayısı toplamasını dahi yapamamaktadır. Bu şekilde bir yandan vasıfsız işçi bulmada dahi sıkıntı çekilen bölgede, diğer yandan artan yatırımlar nedeniyle, genelde ileriye dönük temel sorun, işsizlik değil, mesleksizliktir. Bu noktada, gerek meslek eğitim sisteminin makro düzeyde bir düzenlemeyle etkinleştirilmesi gerekse bir mesleği olmayan ve çalışma arzusu güden gençlerin meslek kazanmalarına yönelik projelerin hayata geçirilmesi eylem planlarının başında yer almalıdır'.